Dünyanın dört bir yanındaki yirmiden fazla büyük şehir, benzinli ve dizel motorlu araçları 2030’a kadar merkezlerinden yasaklama planlarını duyururken, otomobil üreticilerinin oyunda bir adım önde olması gerekiyor.
Rolls-Royce ise kendi imzasını taşıyacak ultra lüks bir elektrikli araç için bir talep olmasa da, yasağa hazırlık olarak vakit varken bir tane hazırlamaları gerektiğini kabul etti.
Markanın CEO’su Torsten Muller-Otvos, AutoNews’e verdiği demeçte, otomotiv endüstrisindeki çoğu oyuncu elektrikli araçları piyasaya sürmeden önce hibritleri ve takılabilir hibritleri piyasaya sürmeyi tercih ederken, kendilerinin hibritleri es geçip direk olarak sıfır emisyonlu bir modelle giriş yapacaklarını belirtti.
Rolls-Royce’un patronuna göre, böyle bir otomobil, “önümüzdeki on yıl içinde geleceği” için markaya “mükemmel bir şekilde uyacak”. Bizce nedeni çok bariz; sessiz bir sürüş ve devasa tork değerleri.
Yenilenen Ghost ile birlikte yaşam döngülerinin sonuna yaklaşan Wraith ve Dawn’un yerini alacağına inandığımız bu elektrikli Rolls Royce, otomobil üreticisinin mevcut serisiyle ortak platformu üzerinde inşa edilebilir. İngiliz üreticinin sahibinin BMW olduğunu hatırlatalım. Bu yüzden ortak platformlu yeni, radikal bir altyapı görmemiz de ihtimaller dahilinde.
Rolls-Royce, 2011 Cenevre Otomobil Fuarı’nda fotoğraflarda gördüğünüz Phantom’un elektrikli bir versiyonunu tanıttıklarından beri bataryalı bir otomobil piyasaya sürme fikriyle flört ediyor. 102EX Concept, 200 km menzile, 389 hp güç ve 800 Nm torka sahipti. 8 saniyeden daha kısa sürede 100 km/s hıza çıkıp 160 km/s maksimum hıza ulaşacağı iddia ediliyordu.
Fakat bu proje, batarya teknolojisinin kısıtlamaları ve markanın “müşterilerin şarj kablolarını bagajdan çıkararak arabayı prize takmalarının” imajlarına uyacağına inanmadığı düşüncesiyle rafa kaldırılmıştı.
