Bugatti Chiron Super Sport ‘Golden Era’, Bugatti’nin şimdiye kadar üstlendiği en zorlu ısmarlama projesidir. Onu otomotiv dünyasından saf sanata yükselten tamamen yeni teknikler içeren iki yıl süren yenilikçi ve ısmarlama işçiliğidir. Bu, müşterilerin araçlarına yönelik iddialı vizyonlarının, Bugatti özelleştirmesinin zaten neredeyse sonsuz olan seviyelerinin ötesine uzanan tasarım ekibiyle ortak bir süreçte hayata geçirildiği Bugatti Sur Mesure teklifinin somutlaşmış halidir. Ünlü markanın 100. yılını temsil eden yeni Golden Era, adından da anlaşılacağı gibi Bugatti’nin altın dönemini yansıtıyor. Firmanın şimdiye kadar üretilen en zor model tanımını yaptığı yeni otomobil, eşsizliğini neredeyse tamamı el yapımı olan sayısız tasarım detaylarına borçlu.
Bu vizyon, Bugatti tarihine ve W16 motorunun karmaşık mühendisliğine derin bir takdir besleyen bir Bugatti koleksiyoncusundan geldi. Yanmalı motor tasarımını kutlamak için bir Chiron Super Sport’u seçmekle kalmadı, aynı zamanda bu motorun yaratılmasına yol açan tarihe uygun bir saygı duruşunda bulunmak istedi. Bugatti’ye sunulan bu vizyonla tasarım ekibi, Bugatti’yi özel kılan şeyin özünü yakalayan, en akılda kalan ve sıra dışı kreasyonlarıyla anlatılan bir teklif geliştirdi. Ve sonuç:
Arabanın genel projesi, Bugatti’nin eşsiz mirasını, efsanevi markanın kilometre taşlarını betimleyen güzel karmaşık eskizlerin bir kompozisyonu aracılığıyla anlatılan bir hikaye aslında. Yolcu tarafında, elle çizilmiş 26 eskiz, 1926’da piyasaya sürüldüğünde en lüks otomobil olarak övülen Type 41 Royale ve şimdiye kadar tasarlanmış en güzel otomobil olarak kabul edilen Type 57 SC Atlantic gibi simgeleri ortaya koyuyor. Bugatti’nin yenilikleriyle otomotiv tarihinin akışını değiştirdiği anların vitrini kısaca. Sürücü tarafında, 1987’den beri Bugatti’nin yeniden doğuşunu ve kalıcı başarısını tasvir eden 19 eskiz, EB110’dan Veyron’a Veyron’dan Chiron’a . Şimdiye kadar yapılmış en gelişmiş otomotiv motoru olan efsanevi W16 motorunu oluşturmak için bir araya gelen 3.712 ayrı bileşenin güzel ve basit bir temsili, haklı olarak başyapıtın bir parçası olarak yerini alıyor.
