1998 yılında Volkswagen’in Bugatti’yi satın almasından sonra belki de otomotiv dünyasının en çılgın rakamlarını ortaya koyacak otomobilin hazırlıkları başladı. 2004 yılında piyasaya sürülen Veyron’un W16 motorunun ürettiği 1.001 bg güç ile ilk kez bir yol otomobili 1.000 bg barajını aşmıştı. 2016 yılında 4 turbolu W16 motora sahip Chiron’un tanıtılmasıyla ise, 1.500 bg barajı aşıldı. Şimdi ise Bugatti yine referans noktası oluşturacak son otomobilini tanıttı: Tourbillion
Tourbillion’un tasarımı, iç mekanı, mekaniği ve her detayı konuşulmayı hak ediyor ancak ilk olarak motor ve altyapıdaki değişiklikten bahsetmek gerekir. 20 yıldır Veyron ve ardından Chiron’da W16 motor kullananan Bugatti, Tourbillion’da V16 motor kullanılmaya başladı. Cosworth ile ortaklaşa geliştirilen 8.3 litrelik bu motorda artık turbo kullanılmıyor. Daha önce turbo destekleriyle yakalan 1.000 bg gücü, atmosferik motor, tek başına 9.000 d/d çevirerek yakalıyor fakat Bugatti’nin mühendisliği burada bitmiyor. Ön aksa yerleştirilen iki ve arka aksa yerleştirilen bir elektrikli motorla birlikte otomobil tam 1.800 bg güç üretiyor.
21 Kwh’lik batarya ile otomobil sadece elektrikle kullanıldığında, 800 bg güç üreterek, 50 km menzil sağlayabiliyor. Plug-in hibrid bir otomobil olan Tourbillion’un bu menzili sağlaması için tam olarak şarj edilmesi gerekiyor. Bugatti’nin iddiasına göre motor ve hibrid sistemi değişikliği dışında da otomobilde geçmiş Bugatti’lerden tek bir parça kullanılmamış. Şasisinden, gövde parçalarına, iç mekandaki tuşlardaki en ufak ayrıntıya kadar tüm otomobil sıfırdan tasarlanmış.
Öncüsü Chiron’a göre 30 mm uzatılan aks mesafesine ek olarak toplam uzunluk 127 mm arttılmış. Genişlik 13 mm artarken, yükseklik 23 mm azalmış. Tourbillion’un selefine göre uzayıp genişlemesi buna karşılık daha alçak bir yapıda olması onu otomatik olarak daha agresif ve etkileyici bir otomobil haline getiriyor. Ön kaputtaki geleneksel ızgara daha büyük ve geniş hale getirilirken, otomobilin ortadan yükselen çizgisi de oldukça belirgin hale getirilmiş. Ön kaputun açılma açısı küçültülürken, ön tampondaki hava girişleri büyütülmüş.
İç mekandaki analog hissine devam edebilmek için İsviçreli saat üreticileriyle çalışan Bugatti sadece 700 gr ağırlığındaki titanyum gösterge panelini yakut ve safirin de bulunduğu toplam 600 parçayı birleştirerek oluşturmuş. Tek başına hız göstergesi, devir saati bile sanat eseri gibi duran Bugatti’nin iç mekanında derilerin birleşim noktalarından, dikiş aralıklarına kadar her detay militmetrik olarak muhteşemliği temsil ediyor. Bugatti’nin CEO’su Mate Rimac, her ne kadar ekran kullanmak istemese de, konsolun ortasına dikey yerleştirilmiş multimedya ekranı, istenildiğinde yatay bir şekilde ortaya çıkabiliyor.
Tüm bu özel hissiyatın yanına performans konusunda da özel rakamları ekleyebiliriz. Hibrid sistemi ve Michelin Pilot Sport Cup 2 lastiklerin yardımıyla Tourbillon 0’dan 100 km/s hıza 2 saniyede, 0’dan 200 km/s’ye 5 saniyede ve 0’dan 300 km/s’ye 10 saniyenin altında ulaşalabiliyor. Yani standart bir otomobil 100 km/s hıza çıkmadan, Bugatti Tourbillon 300 km/s hızı geçmiş oluyor! İşte tüm bu çılgınlığın son noktası ise 445 km/s
2026 yılında üretimine başlanacak Bugatti Tourbillion’dan sadece 250 adet üretileceği açıklandı. Fiyatlar ise vergiler hariç 4 milyon USD’den başlayacak.